libero1i

Japon hükumetinin yaptığı bir araştırma, Japonya’nın genç nüfusunun yarıdan fazlasının (yaklaşık yarım milyon) toplumdan uzaklaşmayı ve izole bir hayat sürmeyi tercih ettiğini ortaya çıkardı. Kişilerin altı ay veya daha uzun süre boyunca okula ve işe gitmeyip, herhangi bir sosyalleşme faaliyetine katılmayarak evden çıkmaması durumu Japonya Sağlık, Çalışma ve Refah Bakanlığı tarafından “Hikikomori” olarak adlandırılıyor. Kültür Servisi'nin Independent'ten aktardığına göre araştırma, yaşları 15 ila 39 arasında değişen 541,000 kişinin kendini toplumdan soyutlayarak yaşadığını ortaya koydu. Hikikomori sadece gençlerin sorunu değil. Orta yaş grubunda da iki katına çıkmış... Rakamlar 2010 yılında yapılan tahminlere göre düşük olsa da, kendini en az 7 yıl boyunca eve kapatanların %35’lik bir dilimi oluşturduğu oldukça çarpıcı bir gerçek olarak belirlendi. Araştırma aynı zamanda gençlerin yanı sıra yaşları 35-39 yaşları arasında olan Japonya vatandaşlarının kendini eve kapatma oranının iki katına çıktığını gösterdi. "Dışarı çıkıp sosyalleşmek, arkadaş veya sevgili edinmek istiyor ama yapamıyorlar" İlk olarak 1990’lı yıllarda meydana çıkan Hikikomori, henüz tıp literatüründe bir hastalık olarak yer almıyor ve önerilen bir tedavi yöntemi bulunmuyor. Doktorlar ise gençlerin toplumdan uzak yaşamayı seçmesinde psikolojik ve kültürel etkenlerin payının yüksek olduğu görüşünde. Hikikomori erkeklerde ve eğitimli orta sınıfta daha yaygın görülüyor. Hikikomori’den muzdarip kişiler genellikle bilgisayar oyunları oynayarak ve çizgi roman okuyarak vakit geçiriyor. Psikologlar bu durumun tembellikten kaynaklanmadığını belirtiyor. Japon psikolog Tamaki Saito verdiği bir röportajda Hikikomori’yi şu şekilde özetliyor: “Onlar dışarı çıkıp sosyalleşmek, arkadaş veya sevgili edinmek istiyor ama yapamıyorlar.” Hikikomori sadece Japonya'ya özgü bir durum değil... Hikikomori sadece Japonya’ya özgü değil. 2015’te gerçekleştirilen bir araştırma Amerika, Çin ve İspanya gibi ülkelerde de buna benzer durumların ortaya çıktığının altını çizdi. Kaynak: onedio

Japonya'nın güneybatısındaki Fukuoka kentinde geçtiğimiz günlerde çöken ve 30 metre genişlikte delik açılan otoyol, kısa süre içinde yeniden açıldı. Altyapı ile ilgili gerekli hazırlıkların yapılmasının ardından çukur, suya dayanıklı özel bir çimento formülü sayesinde 48 saatte dolduruldu. Çalışma nedeniyle bölge sakinlerinden özür dileyen belediye başkanı yolun artık eskisinden 30 kat daha sağlam olduğunu söyledi. Onarılan yol son olarak bağımsız mühendislerce test edilecek... 8 Kasım sabah saat 05:00 civarında meydana gelen ve su sızıntısından kaynaklandığı düşünülen olayda, otoyolun ortasında bir anda açılan 7-8 metrelik delikler toplu hâlde çökerek 30 metre genişliğinde, 15 metre derinliğinde bir çukur oluşturmuştu. Şans eseri kimsenin yaralanmadığı olayda kanalizasyon şebekesi hasar görmüş, kentte 800 haneye su ve doğalgaz verilememişti. Belediye acilen onarım çalışmalarına başladı 9 Kasım akşamı, delik yerden 3 metre derinliğe kadar özel çimento karışımıyla dolduruldu ve işçiler, bu platform üzerinde kanalizasyon borularını onardı. 15 Kasım Salı sabahı ise tüm çalışmalar sonlandırılıp yol trafiğe açıldı. Belediye Başkanı özür diledi Yolun artık eskisinden 30 kat daha sağlam olduğunu söyleyen Fukuoka Belediye Başkanı Soiçiro Takaşima, "Çok sayıda insana rahatsızlık veren bu olaydan ötürü özür dilerim" dedi. Bağımsız mühendislerce de test edilecek Belediye başkanı, Ulaştırma Bakanlığı'nın müfettişlerini beklediklerini ve ardından bağımsız bir mühendislik kuruluşunun da yolu test edeceğini ekledi. Yol onarım çalışmaları NHK haber kanalının internet sitesinde bir hafta boyunca canlı yayınlandı. Japan Times Kaynak: onedio

Yönetmenliğini Atsuko Satake Quirk'in yaptığı, Japonya'daki öğrencilerin öğle yemeklerinin nasıl hazırlandığını gösteren bir video yayınlandı. Kaynak: onedio

Karşınızda minnoş Mirai-Chan ve maceraları! Tabi ki sakinliğimizi korumuyoruz ve minnoştur, ponçiktir sevmiyorsak bu içeriği terk ediyoruz. 1. Japon fotoğrafçı Kotori Kawashima, arkadaşının 4 yaşındaki minnoş kızı Mirai-Chan'ın... 2. Japonya'nın küçük bir köyünden... 3. Paris'e kadar uzanan dünyayı keşfetme macerasını harika fotoğraflarla ölümsüzleştirdi. 4. EVET HARİKA! 5. MİNNOŞ! (｡◕‿◕｡) 6. ISIRMALIK! 7. HATTA KOPARMALIK BİR ŞEY! 8. İçeriğimize dönecek olursak... 9. Fotoğrafçı Kotori Kawashima'nın bu pembe yanaklı bebeğin maceralarından oluşan ve onun adını taşıyan “Mirai-Chan” adlı ödüllü kitabı... 10. Yayımlandığı 2011 yılından bu yana büyük ilgi gördü. 11. Bu minnoşun macerasına ortak olma sırası bizde... 12. Bize bir şeyler öğreteceği kesin! 13. Hem öğretmese n'olur ki? 14. ZATEN MİNNOŞLUĞU YETER! 15. Mirai-Chan'ı görüp de KAYITSIZ KALMAK MÜMKÜN DEĞİL! 16. Sizi bilmem ama benim şahsi fikrim böyle. 17. 18. Biz sizi fotoğraflarla baş başa bırakalım... 19. 20. ¯\_(ツ)_/¯ 21. 22. 23.-24. 25.-26. 27.-28. 29. 30.-31. 32.-33. Kaynak: onedio

Japon tasarımcı Hajime Narukawa’nın The AuthaGraph World Map isimli güncellenmiş ve hatalardan arındırılmış haritası, geçtiğimiz günlerde dünyanın en prestijli tasarım ödüllerinden biri olarak anılan Japan’s Good Design Award‘un sahibi oldu. Haritada, 1569 yılında yapılan ve tüm dünyada yaygın olarak kullanılan dünya haritasında tespit edilmiş çeşitli ölçüm hataları düzeltilmiş olarak yer alıyor. Örneğin Afrika Kıtası, Grönland’ın on dört katı büyüklükte olmasına rağmen önceki haritada aynı ebatlarda gösteriliyordu. Şu ana dek yalnızca Japonya’daki okul kitaplarında kullanılan haritanın, küresel olarak kabul edilmesi için çeşitli revizyonlar bekleniyor. Dikdörtgen formatında yeni bir teknik Görseller: Designboom Söz konusu harita özellikle yeryüzündeki su ve kara parçalarının doğru bir şekilde dikdörtgen bir formata yansıtmayı başarmasıyla yeni bir tekniği beraberinde getiriyor. Herhangi bir hata ya da eksilme olmadan tüm kıtaları ve okyanusları haritaya sığdırmayı başaran Narukawa, haritasının önümüzdeki yıllarda küresel ısınma ve iklim değişiklikleriyle birlikte güncellenmesi gerekeceğini dile getirdi. Kaynak: onedio

Yoshiyuki Morioka, Japonya'da bir kitapçı dükkânı işletiyor. Yalnız, onun dükkânı diğer kitapçılara göre çok farklı: Dükkânında sadece tek kitap satılıyor... Japonya'nın başkenti Tokyo'daki, Morioka Shoten isimli kitapçı bambaşka bir vizyona sahip: Dükkânda yalnızca tek kitap satılıyor. Tokyo'nun lüks alışveriş bölgesi Ginza'daki geçtiğimiz mayıs ayında açılan kitapçı çok farklı bir anlayış doğrultusunda işletiliyor: Tamamen minimal felsefeye göre düşünülüp, işletilen bu kitapçı dükkânı müşterilere sadece "tek" kitap sunuyor. Tek kitap satılıyor derken şunu kastediyoruz: Her hafta belirli bir kitap belirleniyor ve sadece o kitap satılıyor. Daha önce büyük kitabevleri de işleten Morioka, dükkânında neden tek kitap sattığını şöyle açıklıyor: “10 yıl boyunca başka bir kitabevi işlettim ve yılda birkaç kez kitap tanıtım etkinlikleri düzenliyordum. Böyle etkinliklerde çok sayıda insan dükkânımı ziyaret etti ve bunu sadece tek bir kitap için gerçekleştirdiler. Yaşadığım bu deneyimlerden bir süre sonra yalnızca bir kitap ile de kitapçılığın yapılabileceğine inanmaya başladım.” "Bu, iki boyutlu bir kitabı, üç boyutlu bir ortama ve deneyime taşıma girişimi..." Morioka dükkânıyla ilgili görüşlerini kendisiyle yapılan röportajda açıklıyor: “Dükkânda çiçekler hakkında bir kitap satarken, kitapta görünen bir çiçeği de dükkânda sergiliyorum. Ayrıca yazarların ve editörlerin de mümkün mertebe kitapçıda zaman geçirmesini istiyorum. Bu, iki boyutlu bir kitabı, üç boyutlu bir ortama ve deneyime taşıma girişimi. Müşterilerin de bu deneyimi yaşayınca kitabın içine dalmak istediğine inanıyorum.” Morioka, bu konseptiyle dükkânın açtığı günden bugüne kadar 2100'ün üzerinde kitap satmış. Bugüne kadar sattığı kitaplar arasında ise Fin yazar Tove Jansson’dan "The True Deceiver", Hans Christian Andersen’in "Masallar", Mimei Ogawa’dan "Moon Night and Glasses" gibi eserler var. Bunun dışında bazı Japon yazarların kitapları ve bir sanatçının bitkileri fotoğrafladığı bir çalışması da dükkânda satılan kitaplar arasında. Morioka, her ne kadar dijital çağa geçildiyse de "fiziksel" kitapların "özel" bir deneyim sunduğunu bu yüzden cazibesini kaybetmeyeceğini düşünüyor. Bu ilginç konsepti başka yerlerde de görüp göremeyeceğimizi zaman gösterecek... Kaynak: onedio

Dünya üzerindeki belki de birkaç yer Japonya'da olduğu kadar eşsiz bahar manzaralarına sahiptir. Canlı ve oldukça narin olan kiraz çiçekleri, dünyanın en görkemli doğa harikalarından biri olmasının yanı sıra, doğa ananın ne kadar harikulade olabileceği konusunda da sizi oldukça şaşırtacaktır. National Geographic, Japonya'da bu büyülü mevsimin gelişini kutlamak için üyelerinden en güzel kiraz çiçeklerini barındıran fotoğraflarını göndermelerini istemiştir. Japonların kiraz çiçeklerine epey önem verdiklerini de hemen ekleyelim. Öyle ki Meteoroloji Ajansı bile kiraz çiçekleri sezonu için özel bir tahmin yayınlar. Çiçekler, "sakura zensen" olarak bilinen kuzeydeki bir bölgeye doğru hareket eder; bu süreç insanlar tarafından da hevesli bir şekilde en ön sıradan izlenir. İşte karşınızda sizi alıp büyülü dünyalara götürecek eşsiz manzaralar: 1. Sakura nehri 2. Beyaz duvar 3. Sis diyarı 4. Akşam kiraz çiçekleri 5. Japonya Kiraz Çiçeği Festivali 6. Pembe çiçekler ve pembe çizgiler 7. Kiraz çiçeği düşleri 8. Bahar treni 9. Kiraz çiçeği 10. Tarımın rengi 11. Yaşlı çift 12. Kiraz çiçeklerinin düşüşünden sonra 13. Kiraz ağacı tüneli 14. Bahar akşamı 15. Kiraz çiçeği fırtınası 16. Chidorigafuchi Kaynak: onedio

Japonya dışında yaşayanların okurken ''benim aklıma gelmişti.'', '' bizim buralarda da olsaydı ne güzel olurdu.'' tarzında cümleler kuracağı, Buzfeed'in derlediği, sadece Japonya'da bulunan ve ''hadi Japonya'ya yerleşelim'' dedirtecek 18 ilginç özelliği sizler için düzenledik. 1. Mc Donald's Katsu Hamburgeri Müthiş leziz bir hamburger. 2. Su Tankının Üzerinde Lavabo Olan Tuvaletler Düşünce olarak basit fakat su israfını önleme konusunda çığır açacak kadar önemli bir icat. Lavaboda elinizi, yüzünüzü yıkarken su lavabonun altındaki depoya doluyor ve aynı suyu tuvalet için kullanabiliyorsunuz. Bir taşla iki kuş. Müthiş bir fikir. 3. Benzin İstasyonlarında Yukarıdan Sarkan Hortumlar Hortum yetişmeyecek derdine son! Böylece benzin alırken aracınızı istediğiniz yere park edebilirsiniz. 4. Alacakaranlıkta Güzel Bir Melodi Sunan Hoparlörler Onlar, gün batımına eşlik etmek ve çocuklara eve gidiş saatinin geldiğini hatırlatmak için varlar. Tabii ki bunlardan önce depremler, kasırgalar ve diğer doğal afetler için toplumu uyarmak gibi görevleri de var. 5. "Beden Eğitimi" Olarak Adlandırılan Toplu Egzersiz Seansları İnsanlar bunu sokaklarda, parklarda, iş yerlerinde ve okullarda yapıyorlar. Ayrıca televizyonda ve radyoda bu konuda yayınlar yapılıyor. İnsanlar, sağlıklı yaşama teşvik ediliyor. 6. Parkların yanında bulunan koşu alanlarının sunduğu imkanlar ise fazlasıyla cezbedici. İsterseniz ayakkabı ödünç alabilirsiniz yahut kıyafetlerinizi koyabileceğiniz kilitli bir dolap bulabilirsiniz. Yani işten sonra kokan ayakkabılarınız olmadan uğrayabilirsiniz. Tokyo'daki en geniş parkların yakınlarında bu şekilde bir sürü koşu alanı görmeniz mümkün. 7. Taksilerin kapıları ise otomatik açılıp kapanma özelliğine sahip. Dolayısıyla kapıları çarpma gibi konusunda endişelenmenize gerek yok burada. Eğer buraya sadece gezi için geldiyseniz, ilk etapta kullanamayabilirsiniz. 8. Restoranlar, girişten evvel size yiyeceğinizi seçtiriyor. Böylece personel sizin paranızdan çok yiyeceğinize konsantre olabiliyor. Restoranların dışında bulunuyorlar. Siparişiniz karşılığında bir fiş alıyorsunuz ve içeri girdiğinizde personele bu fişi göstererek yiyeceğinizi alıyorsunuz. 9. Noodle satan ve sıcak su sebili bulunduran marketler sayesinde, atıştırmalıklar için eve gidip sıcak su kaynatmayı beklemenize gerek kalmıyor. Ayrıca satın aldığınız herhangi bir taze yiyeceği de yeniden ısıtmanızı sağlıyorlar. 10. Ortası Baharatlı Ambalajlı Haşlanmış Yumurtalar Marketlerde bulabileceğiniz bu yumurtalar sayesinde, işe geç kalsanız bile yolda kahvaltı yapma imkanınız oluyor. 11. Soğuk Kahve sevenler İçin Satılan Ucuz Buz Küpleri Çıkıştan önce, ödeme yapmadan evvel içerisine kahve ekleme şansınız da bulunuyor. FamilyMart ve 7-Eleven, bunların satıldığı en büyük dükkanlar. 12. Bu dükkanlarda bulunan kasalardan posta yollama imkanınız da var. Uluslararası olanları bile! Postanelerde saatlerce beklediğiniz zamanları unutun! 13. Bisiklet Üzerinde Bulunan Şemsiye Tutucular Dolayısıyla iki elinizde gidonda oluyor, şemsiyeniz açık oluyor, ıslanmadan istediğiniz yere gidebiliyorsunuz. Artık yollara konsantre olabilirsiniz. 14. Tren İstasyonlarının Altında ya da Direkt Bitişiğinde Bulunan Yemek Katları Başka ülkelerde de buna benzer yerler bulunuyor. Fakat diğer ülkelerde bulunan bir iki dükkandan ibaret olurken, Japonya'da bulunanlar bir alışveriş merkezindeki dükkanlar kadar çok ve çeşitli olabiliyor. 15. Üzerine Oturduğunuzda Isınan Klozetler Çiş yaparken üşümeye son Ayrıca poponuzu kurutmak için fön makineleri bulunuyor.?? 16. Harfler ve Sayılarla Gösterilen Metro İstasyonları Dolayısıyla kaybolmanız imkansız. 17. Şehir ve Kasabalarda Bulunan Halk Banyoları Japonya'da kendinizi ne zaman yorgun hissetseniz ve rahatlamaya yahut gevşemeye ihtiyaç duysanız kullanabileceğiniz halk banyoları bulunuyor. Ayrıca birçok kaplıca mevcut bu şehirde. 18. Ve Son Olarak, Birkaç Küçük İkramın Ardından Sonra Size Şükranlarını Sunan Geyikler Nara'nın parklarında ve sokaklarında dolaşan 1000'den fazla geyik bulunuyor. Siz onları besledikten sonra ise bir teşekkür niteliğinde sizi selamlıyorlar. Tabii yiyecekleriniz bittiğinde de sizi takip ediyorlar. ?? Kaynak: onedio

Japonya'dan (tabii ki) gelip 9gag'de karşımıza çıkan bu trendi gördükten sonra, bikinilerin gelebileceği son hali merak etmiyor değiliz. Biraz da tedirginiz tabii... Bu fütüristik görünümü Beşinci Element filminden hatırlayanlarımız vardır... Kumsal modası git gide bu görüntüyü andırırken... Daha ne kadar cesur olabilir diyorduk ki yanıt Japonya'dan gelmişti... En başta olur öyle ya dedik fakat... Japonya'nın alışveriş sitesi Buyma "bandaj ipli bikini" ile hayal gücümüzü fazlasıyla zorladı: Kesikler ve ipler bu kadarla kalmayacak, her an yeni pencereler açılacak gibi görünüyor.??? ??? Evet yalnızca önü değil, arkası da tüm organların ayrı eve çıktığını düşündürüyor. Akıllarda tek bir soru: Sebebi neydi? Mesela böyle bronzlaşmayı kim ister? Her an bir yer bağımsızlığını ilan edecek gibi... Hatta etmiş gibi. Yine de herkesin hayatına kimse karışamaz diyerek uzaklaşıyoruz... Kaynak: onedio

1010İşte Japonya hakkında sizi çok şaşırtacak 26 enteresan bilgi: 1. Tokyo Metropolü, 38 milyon nüfusuyla dünyadaki en kalabalık metropol. Pek çok şehrin bir araya gelmesiyle oluşan metropoller, "megapolis" olarak adlandırılıyor. Tokyo Metropolü, Tokyo, Kawasaki, Chiba, Sagamihara ve Saitama'dan oluşuyor. Tokyo Metropolü'nün Londra Metropolü'nden çok daha büyük olduğu yukarıdaki haritada görülüyor. 2. Japonya'da yoğun saatlerde insanları metroya sığmaları için ittiren görevlilere "Oshiya" adı veriliyor. 2007 yılında Ueno İstasyonu'nda çekilmiş bir fotoğraf. 3. Washlet adı verilen Japon tuvaletleri, genital ve anal temizlik için su sıkıyor. 4. Sevimli çizgi kahramanlar her yerde. 5. En kalabalık orji dünya rekoru da Japonya'ya ait. Bu orjiye tam 250 çift katılmış. 6. Hint körisine Japonya'ya tanıtan kişi ünlü devrimci Rashbehari Bose'du. Shinjuku, Tokyo'daki Nakamuraya Restoranı tarafından "Indo-Karri" adıyla sunulan köri soslu tavuk o denli popüler oldu ki, Rashbehari Bose "Nakamurayalı Bose" olarak anılmaya başladı.Önemli bir devrimci olan Bose, Delhi komplosu ve Ghadar isyanını planlayan kişi olatak biliniyor. Bunun sonucunda İngiliz Hükümeti tarafından yakalanmaya çalışılan Bose, 1915 yılında P. N. Tagore takma ismiyle Japonya'ya kaçmayı başardı. Bose, Tokyo'da Nakamuraya Fırını'nın sahibi Aizo Soma'nın evinde saklanıyordu. Bu süreçte, evdeki hizmetçilere Hint yemeklerini öğretti. Aizo Soma, ondan o kadar etkilenmişti ki kızı Tosiko'yu Bose'la evlendirdi. Nakamuraya körili tavuğui ilk olarak 1927 yılında sundu. Bugün bile Indo-Karri isimli yemek restoranın en ünlü yemeği. Yemek yapmak Bose için büyük bir tutkuydu. Ölüm döşeğinde iştahının nasıl olduğunu soran doktorlara şu cevabı verdi: "Hastabakıcılar en sevdiğim yemeği yememe izin vermezken nasıl iştahli olabilirim ki?" Doktorları, bu yemeğin ne olduğunu sorduğunda , elbette Bose'nin cevaı "Nakamuraya'nın körili tavuğu!" oldu. 7. İlk geyşalar erkekti. 13. yüzyılda soytarılar derebeylerine çeşitli konularda tavsiye verir ve saraydakileri çeşitli sanatsal performanslarla eğlendirirdi. Kadın geyşalar, 1751 yılında ortaya çıktı. Sanat çocuğu olarak bilinen "Geiko" ismiyle anılan kadın geyşaların popülaritesi çok çabuk arttı. 8. Jamaika'nın yıllık kahve üretiminin %85'ini Japonya ithal ediyor. 9. Çiğ at eti, Japonya'da popüler bir yiyecek. 10. Japonya'nın %70'i dağlardan oluşuyor; ayrıca ülkede 200'den fazla volkan var. Japonya'da her yıl ortalama 1500 deprem meydana geliyor. 11. Sumo güreşçileri, şişmanlamak için Chankonabe adlı bir yahni yiyorlar. Bu yemek dashi adı verilen bir çorba ya da tavuk suyuna çorbaya sake veya mirin eklenmesiyle yapılıyor. Yemeğin belli bir tarifi yok, içine tavuk veya balık koyularak yapılabiliyor. Çok sağlıklı bir yemek olarak kabul edilen Chankonabe, protein açısından çok zengin ve kalori alımını artırmak için bira ve pirinç ile servis ediliyor. 12. Amazon Yağmur Ormanları'ndan en çok keresteyi Japonya satın alıyor. 13. Yaygın inancın aksine, balina eti Japonya'da çok popüler bir yiyecek değil. Çoğu Japon balina etinin tadını sevmiyor. Yaşça daha büyük olan Japonlar da bu etin az sayıdaki ucuz protein kaynağından biri olduğu İkinci Dünya Savaşı sonrasını hatırladıkları için bu yiyeceği sevmiyorlar. 14. Bir fugu (balon balığ) şefi olmak 7-10 sene yoğun bir eğitimden geçmeyi gerektiriyor. 15. Japon demiryolları dünyadaki en dakik demiryollarından biri. Bir tren 5 dakika bile gecikse, kondüktör gecikme için özür diliyor ve demiryolu şirketi bir "gecikme belgesi" hazırlıyor. Bir tren bir saat gecikecek olursa, bu olay gazetelerde haber olarak yer alıyor. 16. Ülkede 100 yaş ve üzeri 50.000 insan yaşıyor. Üstelik bu sayı her sene artıyor. 17. Ülkede içinden ana yol geçen bir bina var. 18. Japonya'da 5.5 milyon otomat bulunuyor. Ekmekten krepe her türlü şeyi satın alabileceğiniz makineler her yerde. 19. Dünyanın en eski şirketi olarak bilinen Kongō Gumi inşaat şirketi 578 yılında kurulmuş ve 2006'da kapanmış. 20. Japon kadınlar tuvaletteyken çıkardıkları seslerin duyulmasından utandıkları için sürekli sifonu çekiyorlardı; bu da su israfına neden oluyordu. Bu nedenle "Otohime" yani "Ses Prensesi" adı verilen bir cihaz geliştirildi; bu cihaz yapay sifon sesi üretiyor. 21. 12. yüzyılda Edo adı ile kurulan Tokyo, "Doğu başkenti" anlamına geliyor. 22. Tokyo'daki Disneyland, ABD dışındaki ilk Disney parkı. Burada 20.000 insan çalışıyor. 23. Tokyo Kulesi, Eyfel Kulesi'nden esinlenilerek inşa edilmiş. Kule, her 5 yılda bir boyanıyor. 24. Geniş bir buzdolabının boyutunda odalar barındıran kapsül oteller Tokyo'nun pek çok yerine yayılmış durumda. Odaların çoğunda televizyon, wifi ve elektronik konsol bulunuyor. Bu odaları genellikle erkekler kiralıyor. 25. Titanik'ten sağ kurtulan Masabumi Hosono, gemi batarken Samuray ruhuna ihanet ederek kendini feda etmediği ve kurtulduğu için işini kaybetmiş ve Japon medyası tarafından bir korkak olmakla suçlanmıştı. 26. Yemekleri şapırdatarak yemek aşçıya iltifat sayılıyor. Kaynak: onedio

Arkeologlar, Japonya’daki bir kalenin kalıntılarına gömülü halde Roma ve Osmanlı imparatorluklarına ait sikkeler bulundu. Okinawa Adası’ndaki Katsuren Kalesi’nin altındaki toprakta bulunan dört bakır sikke, orijinallikleri kanıtlanana kadar bir şaka olarak görülüyordu. Zaman içerisinde aşınan sikkelerin tasarımını belirlemek zor olsa da, x-ray analizi İmparator I. Konstantin’in figürüne dair pek çok izin bulunmasını sağladı. Araştırmacılar 17. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu’na ait olması muhtemel altı sikkeye daha rastladı 2013 yılından beri devam eden kazıda araştırmacılar aynı zamanda 17. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu’na ait olması muhtemel altı sikkeye daha rastladı. Roma sikkelerinin ise çok daha eski, milattan sonra 400 yılına ait olduğu tahmin ediliyor. Japon kenti Uruma’daki eğitim kurulu, keşfi açıkladı ve sikkelerin Japonya’ya geliş öyküsünün hala muğlak olduğunu belirtti. Katsuren Kalesi’nin Çin ve diğer Asya ülkeleri arasındaki ticari ortaklıklar açısından önemli bir nokta olduğu bilinse de Avrupa ile bağlantılarına dair bir ize şimdiye kadar rastlanmamıştı. Sikkeler Kasım ayının sonuna kadar Uruma kent müzesinde sergilenecek CNN’e konuşan kurul sözcüsü Masaki Yokou, “Tuhaf ve ilginç bir buluş. Roma İmparatorluğu ve Katsuren Kalesi arasında idrek bir bağlantı olduğunu düşünmesek de bu keşif bu bölgesinin Asya’nın geri kalanıyla nasıl ticari ilişkiler kurduğunu tasdikliyor” dedi. Sikkeler incelenecek ve ardından Kasım ayının sonuna kadar Uruma kent müzesinde sergilenecek. Kaynak: onedio

Japonya ve Japonlar hakkında daha önce kimsenin duymadığı bilgileri derlemeye çalıştık. Eğer sizin de eklemek istedikleriniz varsa yorumlarda belirtebilirsiniz. 1. Japonya'da her yıl 1500 civarında deprem yaşanır. 2. Japonya 6,800’den fazla adadan oluşmaktadır. 3. Japonya’da 100 yaşını geçmiş 50 binden fazla insan yaşamaktadır. 4. Japonya’da evcil hayvan sayısı çocuk sayısından fazladır. 5. Japonya’da gece geç saatlerde dans etmek yasaktır. 6. Dünya’da en uzun süre faaliyet gösteren şirket 578 – 2006 arası(1428 yıl) faaliyet göstermiş Kongō Gumi isimli bir Japon inşaat firmasıdır. 7. Titanik felaketinden kurtulmuş olan Japonlar diğer yolcular ile birlikte ölmedikleri için Japon halkı tarafından korkak ilan edildiler. 8. Japonya'da cep telefonlarının %90'ı su geçirmezdir çünkü Japon gençleri duşta dahi telefon kullanmaktadırlar. 9. Japonya'da hem kahve içebileceğiniz hem de kediler ile vakit geçirebileceğiniz mekanlar mevcuttur. 10. Japonya'da iş yerinde uyumak aşırı çalışmanın bir belirtisi olarak görüldüğünden kabul edilebilir bir eylemdir. 11. Japonya’da okuma-yazma oranı %100 dür. 12. Japonya'da öğretmenler ve öğrenciler sınıf ve kafeterya alanlarını birlikte temizlerler. 13. Japonya’da içinden otoban geçen bir bina vardır. samudro.files.wordpress.com 14. Japonya'da penis ve doğurganlığın kutlandığı bir festival mevcuttur. 15. Dünyanın aksine Japonya'da kara kedilerin iyi şans getirdiği düşünülür. 16. Japonya'daki birçok cadde ve sokağın ismi yoktur. 17. Japonya'daki birçok kaplıca ve yerel hamam vücutlarında dövme olan müşterilerini kabul etmezler. 18. Japonya'da çizgi romanlar(manga) için kullanılan kağıt miktarı tuvalet kağıdı için kullanılandan fazladır. 19. Japonya'da Okunoshima adında tamamen tavşanlarla dolu bir ada vardır. 20. Japonya'da bebeklerin yüksek sesle ağlamasının kötü ruhları uzaklaştırıp sağlıklı bir yaşam sağladığına inanılıyor. Bu yüzden Japonya'da "ağlayan sumo" yarışması düzenleniyor. Yarışmada, iki bebek bir sumo ringinde karşılıklı oturtulduktan sonra, hakem bağırarak, 'Nokotta' (Dövüş başlasın) talimatı veriyor. Mücadelenin galibi 'ilk ağlayan bebek' oluyor. 21. Japonya dışındaki en büyük Japon topluluğu Brezilya'dadır. 22. Japonlar yaptığı bir hatadan dolayı özür mahiyetinde saçlarını tıraş ederler. 23. Japonya, dünyadaki en yüksek anoreksiya(isteyerek aşırı kilo kaybı) oranına sahip ülkedir. 24. Japonya cinayet oranının en düşük olduğu ülkelerden biri olsa da intihar olaylarının en çok yaşandığı ülkelerin başında geliyor. Japonların intihar için seçtikleri en popüler yer ormanlar. Aokigahara(İntihar) Ormanı 25. 2. Dünya Savaşı sırasında Japonlar tarafından öldürülen Çinli sayısı, soykırımda öldürülen Yahudilerin sayısından fazladır. Kaynak: onedio

Tokyo'nun çılgın kültürünü, kostümlü partilerini, kirli iç çamaşırı otomatlarını merak ediyorsanız, Buzzfeed'den derlediğimiz bu listeyi kesinlikle bir yere not edin. Moda ve seyahat blogger'ı La Carmina'nın gözünden dopdolu bir Tokyo rehberi... Bu hanım kızımızın ismi La Carmina, kendisinin aynı isimli gayet alternatif, sıradışı bir seyahat ve moda blog'u var. La Carmina'nin ilginç Japon popüler kültürüyle ilgili 2 tane kitabı var. Ayrıca National Geographic'e de olmak üzere bir kaç kanala televizyon programı da yapmış bir blogger. “Tokyo'ya ben küçükken ailemle birlikte geldik, Harajuku ve Shibuya'da gördüğüm moda gurularından büyülenmiştim." Aslen Vancouver, Kanada'lı olan La Carmina, "Giyim tarzları aklımı başımdan almıştı ve 2007'de Tokyo trend'leri hakkında bir blog yazmaya başladım, sonra bu benim tam zamanlı kariyerim haline geldi." 1. Tokyo'da Fukuro no Mise Baykuş Cafe'de baykuşlarla oturup takılabiliyorsunuz. Eskiden kedi mıncırılabilen cafeler çok meşhurken, Tokyo'da artık bir cafeye girip farklı türlerde, farklı boylarda baykuşlarla takılabiliyorsunuz. 2. Pompompurin Cafe'deki minnoş yiyecekler. Tokyo'da 'şirinlik' heryerden fışkırıyor, genellikle Japon kültüründe olan minnoşkarakterler yemeklere, aksesuarlara, konseptlere yansıyor. Bu da Hello Kitty'nin dostlarından biri olarak hazırlanmış bir pancake. 3. Alice in Wonderland (Alice Harikalar Diyarında) Cafe'de değişik kafalara girmek. Alice Harikalar Diyarında temalı restoranda, fantazi dünasının ta kendisi var. Cheshire Kedisi asansörde size göz kırpıyor, Alice kostümlü garsonlar siparişinizi almaya geliyorlar. Ayrıca menüde de tırtıl sushi, Cheshire Kedisi dondurma, Kupa Kraliçesi pizza gibi yiyecekler var. Bir de tabi isterseniz, siz de ortama ayak uydurmak için Alice Harikalar Diyarı'nda kostümlerinizi giyip gidebilirsiniz, La Carmina ve arkadaşları öyle yapmışlar. 4. Square Enix Artnia Cafe Kocaman bir yumurta simgesi olan cafeyi, kült video oyunu Final Fantasy'nin yapımcıları açmış. İçeride ayrıca oyun karakterlerinin görebileceği bir müze de bulunuyor ve cafe tarafı hemen hemen her zaman tıklım tıklım oluyor. 5. Hello Kitty Temalı Parkı : Puroland Hello Kitty'nin memleketinde elbette bir Hello Kitty parkı olacak. Burası aslında Sanrio'nun tüm karakterlerine adanmış bir temalı park ve Tokyo'nun biraz dışında bulunuyor. Eğlence parkında binilebilecek oyuncaklar genellikle çocuklar için, ama La Carmina burayı blog'unda 'yetişkinler için bir LSD tribi gibi' diye tanımlıyor. 6. Abilletage Çay Salonu ve Korse Dükkanı Tokyo'nun gotikleri ve Lolita'ları bu mekanda hem çay yudumluyor hem de korse satın alabiliyor. Kırmızı kadife perdeleri, avizeleri ve antikaları bu butiği sıradışı kılıyor. 7. Bir 'Visual Kei' Konseri İzlemek Yanlış anlaşılmasın bu bir grup isminden ziyade Japon rock kültüründen türemiş, bol makyajlı, değişik saç tarzlı bir alt kültür. VK grupları da denen gruplar genellikle satanik makyajlar tercih ediyor, bazen de erkek grup üyeleri kadın gibi giyiniyor. Sahnede de ilginç şovlar yapabiliyorlar, La Carmina'nın gittiği Satan grubunun konserinde, grup üyeleri ağızlarından kan fışkırtıp, sahnede oyuncak bir bebek kesmişler... Herkes çıldırmış tabi! 8. Cos-Cha Akihabara hizmetçi kız temalı cafede 'İğrenç İçecek' Dünya'nın başka bir yerinde gerçekten çok zor bulunabilecek bir deneyim de bu mekanda özel iğrenç içeceği içme cesaretini göstermek. Yosun, çiğ yumurta, süt ve fermente soya fasulyesinden yapılan kokteyli hemen içmezseniz, tabi hemen de içilebilen bir şey değil bu, garson kızlardan birinden okkalı bir tokat yiyorsunuz. 9. Alcatraz Acil Servis Cafe'de insan beyni buzlaş keyfi! Tuhaf yiyecek içecek konusunda hiç şaşırtmayan Tokyo'da, Alcatraz Cafe'ye girdiğiniz zaman bir hemşire sizi karşılıyor, demir parmaklıklarla kapalı bir bölmeye kilitliyor ve bir manken kafasının içinde kırmızı insan beyni içeceğini getiriyor. Zombi severler için kaçınılmaz fırsat. 10. 'Kirli İç Çamaşırı' otomatları acil cinsel fantazilere hizmet veriyor. Nakano bölgesinde bulunan bu otomatlar 500 yenle çalışıyor ve 'çok' kullanılmış iç çamaşırı hizmeti sunuyor. Fakat makine üzerinde bulunan açıklamalarda, iç çamaşırlarının aslında gerçekten kullanılmış olmadığı, yalnızca kullanılmış görüntüsü ve kokusu verilmiş olduğu yazıyor. 11. Otomatlarda bulunan bir delilik daha Tenga yumurtası. Yok, bunlar sandığınız gibi çok şirin Paskalya yumurtaları değil. Bunlar Tenga yumurtaları. Otomatlarda satılan ilginçliklerden biri. Bunlar erkekler için cinsel haz yumurtaları. 12. Dai-Kaiju Canavar Bar Manga severlerin cenneti. Nakano bölgesinde 'geek'ler için çok zevkli olabilecek bir mekan daha. Az bulunan oyuncaklar ve manga çizimleriyle donatılmış barda, içkiler yudumlanırken bir yandan da 1960'lı yılların Ultraman filmleri izleniyor. 13. Ultra sıradışı bir gotik ve alt kültür eğlencesi de DecabarZ. Bu barın da temalı partileri çok meşhur. 'Shibari bondage' ve '1980'ler direk dansı' partileri çok raabet görüyor. Kostümlü dansçılar, 'drag queen'lerle sabaha kadar eğlenmeler... 14. Department H fetiş partileri Japonya'daki en aşırı uç fetiş partisini denemek isterseniz, adres Department H. Canavar kostümlü striptizciler, zincirlenmiş köle erkekler, kanlı vücut boyamalı makyajlar mı arıyorsunuz, hepsi burada var. 15. Çocukluk nostaljisiyle giyimi birleştiren Nile Perch mağazası. Harajuku modasında genellikle korkunç ögelerle şirinlik bir araya getiriliyor. Bu mağazaki 'fairy kei' şirinlikte perileri tema alan bir moda tarzı. Kıyafet dolabınızda biraz da Harajuku modası olsun isterseniz, La Carmina'nın kendi internet mağazası da var. Bir çok Japon kültürüne özel ürünü Depop mağazasından satıyor. Japonya'ya seyahat etmek isterseniz de La Carmina'nın kendi internet sayfasında veya sosyal medya hesaplarında, tatil önerileri, sıradışı partiler ve yiyecek içecek değerlendirmeleri bulabilirsiniz. LA CARMINA Kaynak: onedio

Bir kediniz varsa onu ne kadar sevdiğinizi tahmin etmek çok zor değil. Kediniz ara sıra evde yalnız kalmaktan hoşlansa da tüm günü onsuz geçirmek sizin bir işkenceye dönüşebilir. Çözüm Japonya'dan geliyor. Kedi kokulu el kremi ve parfüm! Ürünler tıpkı kedinizin başını ve boynunu kokladığınızda duyduğunuz o kokuyu tüm gün sizinle olmasını sağlıyor. Fiyatları ise 10 $ civarında. Kısacası; şimdi Japonlara teşekkür etme sırası kedi severlerde. Alıştığımız kokulardan değil ama neden olmasın? Kediniz evde yalnız kalmaktan hoşlansa da tüm günü onsuz geçirmek sizin bir işkenceye dönüşebilir. Çözüm ise Japonya'dan geliyor. Kedi kokulu el kremi ve parfüm! Yamamoto Parfüm artık kedinizi tüm gün yanınızda hissetmenizi sağlıyor. Minnoş kokusunu kim sevmez <3 Kaynak: onedio

2009 yılında Belçikalı fotoğrafçı Anton Kusters, eşi benzeri görülmemiş bir şekilde Japonya'da faaliyet gösteren bir suç ailesinin arasına girdi. Ortaya ise fotoğraflardan ilginç ve bir o kadar da eşsiz bir çalışma ortaya çıktı. Ailenin en yüksek kademedeki patronları Ailenin iki numaralı patronu Yamamoto Kaicho, bütün vücuduna yapılan dövmenin bitmesini beklerken. Dövmenin tamamlanması yaklaşık olarak 100 saat sürmüş! '' Yakuza, ulaşılamaz bir alt kültür. Japonya, Tokyo'nun ortasında, sokakları kontrol eden bir suç ailesi. '' '' 10 ay süren görüşmeler sonucu kardeşim Malik ve ben, böylesine büyük bir suç örgütünün içine giren ilk batılı insanlardık. '' '' Japon toplumu ile olan karışık ilişkilerine şahit oldum ve iki farklı dünyada aynı anda yaşamanın zorluğunu gördüm. '' '' İlişkiler, siyah ve beyaz gibi keskin kalıplarla ayrılmıyor. Daha çok grinin pek çok tonu gibi. '' Kaynak: onedio

Makoto Shinkai’nin yeni Kimi no Na wa. Adlı anime filmi yayınlandığı ilk iki gün olan Cuma ve Cumartesi günlerinde yaklaşık olarak 590.000 bilet sattı ve 770.000.000 yen yani yaklaşık olarak 7,5 milyon dolar hasılat elde etti. Hasılatın günlere göre dağılımı ise şöyle oldu: Film yayınlandığı ilk gün olan Cuma gününde 348 milyon yen yani 3.41 milyon dolar, ikinci gün olan Cumartesi ise 422 milyon yen yani 4.13 milyon dolar hasılat elde etti. Film, Japonya’da 301 sinema salonunda yayınlanıyor ve TOHO şirketi filmin toplam hasılatının 6 milyar yen yani 58,8 milyon dolar olacağını tahmin ediyor. Ayrıca film, Dünya galasını 3 Temmuz tarihinde Los Angeles’ta düzenlenen Anime Expo etkinliğinde düzenlemişti. Bunlara ek olarak, film Dünya’nın 85 bölge ve ülkesinde yayınlanacak. Filmin “aşk ve mucizelerinin hikayesi” Mitsuha ve Taki etrafında dönüyor. Mitsuha, dağların arasındaki bir kırsal kasabada yaşan bir kız lisesi öğrencisidir. Babası belediye başkanıdır ve evde fazla bulunmamaktadır. Mitsuha, ilkokul çağındaki kız kardeşi ve büyükannesi ile birlikte yaşamaktadır. Mitsuha’nın dürüst bir kişiliği vardır, ancak ne ailesinin Shinto Tapınağı’nın gelenek ve göreneklerinden ne de babasının seçim kampanyalarına katılmasından hoşlanmaktadır. Ayrıca Mitsuha, dışarıdan izole kırsal bir kasabada yaşadığına üzülmekte ve Tokyo’da harika bir hayat tarzıyla yaşamayı dilemektedir. Taki ise Tokyo’nun merkezinde bir erkek lisesi öğrencisidir. Zamanını arkadaşlarıyla geçirmekte ve part-time(yarı zamanlı) olarak bir İtalyan restoranında çalışmaktadır. Ayrıca, mimari ve güzel sanatlarla da ilgilenmektedir. Bir gün, Mitsuha, rüyasında genç bir adam olduğunu görür. Aynı şekilde Taki de, daha önce hiç bulunmadığı bir dağ kasabasında bir kız lisesi öğrencisi olduğunu rüyasında görür. Bu rüyaların sırrı nedir? Makoto Shinkai aynı zamanda filmin senaryosunu da yazdı. Daha önce “Sen to Chihiro no Kamikakushi”, “Omoide no Marnie” ve “Paprika” gibi işlerde yer alan Masashi Ando animasyon yönetmeni olarak görev yapacak. “Anohana”, “Kokoro ga Sakebitagatterunda” ve “Toradora!” gibi projelerde görev yapan Masayoshi Tanaka, karakter tasarımını üstlenecek. CoMix Wave Inc. yapımcı firma olacak. Shinkai, filme kaynaklık eden romanı 18 Temmuz’da yayınlamıştı. Çeviri: kirisaki

AniSekai Fansub Cover Ekibimizde bulunan Rea'nın Manga Seslendirme Çalışması! Gelin birlikte beraber izleyelim

AniSekai Fansub Cover Ekibi ile tekrar karşınızda! Pierrot -acoustic ver.

Rio’daki 2016 Yaz Olimpiyat Oyunları’nın sona ermesiyle birlikte, bir sonraki yaz oyunları 2020’de Tokyo’da düzenlenecek. Sembolik olan Olimpiyat Bayrağı’nı alabilmek için, Tokyo valisi Yuriko Koike ve başbakan Shinzo Abe birlikte Rio’daydı. Shinzo Abe ayrıca bir Nintendo ürünü olan Süper Mario gibi giyinerek havalı Japon modasını temsil ediyordu. Abe’nin yeşil bir borunun içinde Mario olarak, ihtişamlı bir şekilde belirişi Tokyo’nun olimpiyat kenti olarak sunulmasının önemli bir parçasıydı. Tanıtımda ayrıca Kaptan Tsubasa, Doraemon ve Pac-Man’de ön plana çıkarıldı. Cosplay hayranlığıyla tanınan ve yeni seçilmiş olan Tokyo Valisi Yuriko Koike ise Olimpiyat Bayrağı’nı teslim aldı. Başbakan Abe’nin harika belirişi, Japonya’nın geyşalık ya da samuraylık gibi Dünyaca ünlü geleneksel sembolleri kadar çokça bilinen Mario’nun tanıtımda kullanılması (her ne kadar Tsubasa ve Doraemon’un bilinirliği az olsa da), Japon hükümetinin ileri görüşlülüğü olarak değerlendirilebilir. Son olarak haberimizi sizlere şu soruyu sorarak sonlandırmak istiyoruz : Uluslararası bir etkinlikte, Türkiye’deki siyasiler tarafından cosplay yapılmasını görmek ister miydiniz? Çeviri: kirisaki

Shueisha’s Weekly Shonen Jump dergisinin geçen pazartesi yayınlanan bu yılki 38.sayısında, Tite Kubo’nun Bleach mangasının Japonya’da 2018 yılında bir anime adaptasyonunun yayınlanacağını duyurdu. Sōta Fukushi(Library Wars’un Hikaru Tezuka’sı, Strobe Edge’in Ren İchinose’si ve Kami-sama no lu Toori’nin Shun Takahata’sı) İchigo Kurosaki’yi canlandıracakken, Shinsuke Sato(Gantz, Gantz II: Perfect filmleri ve Oblivion Island anime filminin yönetmeni) filmi yönetecek. Shueisha dergisi geçtiğimiz hafta Bleach’in final bölümünü yayınlamıştı. Dergi ayrıca, Ağustos’un 8’inde birleşik yayınlanan 36 ve 37.sayılarında, 38.sayıda Bleach için “önemli bir duyuru” yapacaklarını belirtmişti. Bleach, Şubat 2012 tarihinde son hikâye örgüsüne(arc) girmişti. Manganın 73.cildinden sonra ise 74.cildin son cilt olacağı duyurulmuştu. Manga 2004-2012 yılları arasında 366 bölüm süren bir animeye ilham kaynağı olmuştu. Manga ayrıca dört anime filmine, bir kısa roman serisine ve birçok video oyununa da uyarlanmıştı. Çeviri: kirisaki

Geçtiğimiz sezonun animelerinden olan Koutetsujou no Kabaneri(Kanaberi of the Iron Fortress)’a denk gelmişseniz, yarı insan yarı zombi olan ana karakterin uğraşılmaya gelmeyecek biri olduğunu biliyorsunuzdur. Şükürler olsun ki, kendisi bizim fiziksel dünyamızda bulunmuyor. Bir saniye, bazı arkadaşlar gerçek boyutlu Mumei figürü mü yapmışlar?! Evet, kesinlikle yaptılar ve ortaya çok etkileyici bir iş çıktı. Kabaneri’nin gelecek iki derleme filmini kutlama amaçlı olarak yapılan Mumei figürü, Tokyo’da filmi yayınlayan bir sinema salonunda sergilenecek. Mumei’nin ses aktristi(seiyuu) Sayaka Senborgi, görebileceğiniz gibi renklendirmesi henüz yapılmamış figür tamamlandığında sergide hazırda bulunacak. Bunlara ek olarak, 10 tane ilave Mumei figürü satışa sunulacak. Figürlerin ücreti henüz duyurulmadı, ancak bir tahmin yürütüp, “ucuz olmayan” bir fiyat aralığında olacağını varsayabiliriz. Bire bir ölçüdeki Mumei figürü 21 Ağustos’ta Odaiba Aqua City Cinema Mediage’de sergilenecek. Sadece onu kızdırmamaya çalışın. Emin olun ondan kızgınken hoşlanmazsınız. Çeviri: kirisaki

En iyi spor animeleri sadece topa vurmaktan ya da rakibinden daha hızlı olmaktan ibaret değildir. Aksine, en iyi spor animeleri, arkadaşlık, zorluk, gelişim ve hayallere erişmekle ilgili animelerdir. İşte karşınızda, sizin yarışmacı ruhunuzu kızıştıracak ve içinizdeki gizli spor fanatikliğini uyandıracak olan en iyi 15 spor animesi var. Sporun cazibesi, insanları koltuklarında hop oturtup hop kaldıracak kadar ilham verici, çekici ve nefes kesici olmasındandır. İnsanların, sporculara ve müsabakalara olan ilgisinin ise bir sonu yok. Şimdi, spor gibi müthiş bir eğlence aracı anime dünyasının parlak görselleriyle birleştirildiğinde ise ortaya gözlerinizi ayırmak istemeyeceğiniz seriler ortaya çıkıyor. Olimpiyat oyunları sayesinde herhangi bir spor hakkında heyecanlanıp ilgi duydunuz mu? 15 spor animesinin olduğu listemize göz atıp, bu konudaki ilginizi tatmin edin! Listemiz herhangi bir sıralama içermemektedir. Ayrıca, eğer bizimle hemfikir olmadığınız ya da eklemek istediğiniz başka spor animeleri de varsa bunları yorum kısmında bizlerle paylaşın. Slam Dunk Myanimelist Puanı 8.56, Sıralaması #80| 1993 Sonbahar | Yapım: TV Asahi ve Animax Ortaokulda tüm zamanların kızlar tarafından en çok reddedilme rekorunu(tam olarak 50 kez) elinde tutan Sakuragi Hanamichi ile tanışın. Ancak, reddedilişinin sebebi herkesin abayı yaktığı Kaede Rukawa yüzündendir. Rukawa’yı yenmek ve yeni aşkının kalbini kazanmak için, Sakuragi okulun basketbol takımına katılır. Slam Dunk kuşkusuz tüm zamanların en iyi spor animelerinden. Aslında, bu anime o kadar popülerdi ki, basketbolun Japonya’daki popülerliğini arttırdı. Haikyuu!! Second Season Myanimelist Puanı 8.94, Sıralaması #12 | 2015 Sonbahar | Yapım: TOHO animation Karasuno Lisesi Japonya’nın en iyi voleybol takımı olmayı amaçlamaktadır. Ancak, önlerinde yetenek ve arkadaşlıklarını test edecek bir sürü engel olacak. Önlerindeki uzun duvarları yıkıp geçebilecekler mi? Haikyuu!! İkinci Sezon üst sınıf bir spor animesi… Her karakterin baş döndürücü yetenek ve hareketleri sizlere de voleybol konusunda ilham kaynağı olacaktır. Hajime No Ippo Myanimelist Puanı 8.84, Sıralaması #19 | 2000 Sonbahar | Yapım: VAP İppo Makunouchi nazik, sessiz ve genellikle zorbalığa uğrayan bir lise öğrencisidir. Daha iyi bir insan ve uğradığı zorbalıkla mücadele edebilmek istemektedir. Ancak, dövüşme konusunda iyi değildir ta ki kendisini zorbalıktan kurtaran ve kendisini boksun zalim dünyasıyla tanıştıran Takamuro Mamoru ile karşılaşana kadar. Daha güçlü olmak için antrenman yapmak… Ippo hedeflerine ulaşmak için birçok zorluğu aşacaktır. Hajime no Ippo gelişimin, cesaret ve heyecan verici aksiyonun yaşandığı bir anime. Sizi nakavt edip nefesinizi kesebilir! Eyeshield 21 Myanimelist Puanı 8.08, Sıralaması #430 | 2005 İlkbahar | Yapım: Tokyo TV ve ortakları Sena Kobayakawa, sadece sıradan bir chibi karakteri değil. Bir grup zorbadan kaça kaça geliştirdiği göze çarpan koşu yeteneği okulunun Amerikan Futbol Klubü kaptanının dikkatini çeker. Sena sonunda ortamını bulmuştu. Ayrıca, acayip ve sadistik bir tip olan Kaptan Hiruma ile çalışmak zorundadır, eğer Christmas Bowl’u (Ulusal turnuvayı) kazanmak istiyorsa. Eyeshield 21 komedi ve heyecan uyandıran karakterlerle dolu bir anime. Bu yüzden, ün kazanma yolunda olan takımla birlikte koşmaya hazır olun! Prince of Tennis Myanimelist Puanı 8.05, Sıralaması #468 | 2001 Sonbahar | Yapım: Nihon Ad Systems ve Trans Arts Ryouma İchizen ve efsanevi bir tenis oyuncusu olan babasını gölgede bırakma arzusunu takip edin. Seigaku Ortaokulu’na başlayan Ryouma, birçok güçlü rakiple karşılaşıp birçok şey öğrenecektir. Sonunda babasını gölgede bırakıp Japonya’nın en iyi tenis oyuncusu olup olamadığını görmek ise sizlerin izleyerek keşfetmesi gereken bir durumdur. Prince of Tennis 2000’lerde başlayan en iyi spor animelerinden. Seri bu Dünya’da asla göremeyeceğimiz bazı tenis hareket ve yetenekleri ile dolu. Belki burada izleyeceğiniz teknikleri arkadaşınızla oynayacağınız sıradaki tenis maçında uygulayabilirsiz. One Outs Myanimelist Puanı 8.41, Sıralaması #152 | 2008 Sonbahar | Yapım: VAP and Nippon Television Network Corporation Beyzbol Japonya’da popüler bir spor, bu yüzden de beyzbol hakkında bir sürü anime görmek şaşırtıcı değil. Bu animelerin en iyilerinden biri de kesinlikle One Outs. Animede, tüm dünyası beyzbol konusundaki yeteneği üzerine kumar oynamak olan bir as atıcı(ace pitcher) olan Toa Tokuchi’nin serüveni anlatılıyor. One Outs kısaca heyecan verici… Psikolojik durumları ve büyüleyici sportif aksiyonları birleştirip, sizi daha fazla bölüm için yalvartacak bir anime. Bu animeyi kesinlikle izlenmesi gereken animeler listenize dâhil edin, kesinlikle pişman olmayacaksınız. Yowamushi Pedal: Grande Road Myanimelist Puanı 8.30, Sıralama #223 | 2014 Sonbahar | Yapım: TOHO animation Sakamichi Onada ve ekibi birinci sezonun kaldığı yerden itibaren devam ediyor. Bu bisiklet sürüş animesi motivasyon, zorluklar, tutku ve kalp sızısı veren türden… Ekip fiziksel, zihinsel ve duygusal yorgunlukla mücadele ediyor. Karşılarında çıkılması gereken bir yokuş var, ancak hiçbiri vazgeçmiyor. Cross Game Myanimelist Puanı 8.55, Sıralaması #81 | 2009 İlkbahar | Yapım: Tokyo TV ve Shogakukan Productions Kou Kitamura, açık bir şekilde ilgi göstermese de samimi bir şekilde en iyi beyzbol oyuncusu olmayı arzulayan biridir. Harika bir vurucudur. Öte yandan, komşusu Aoba Tsukishima doğuştan bir atış dâhisidir. Kou onun gibi olabilmek için gizlice antrenman yapmaktadır. Ancak, en büyük soru Kou’nun hayallerinin peşinden gitmek için yeterince cesareti olup olmadığıdır. Cross game, romantizm, komedi ve dram türlerinin bir birleşimi. Sadece içinizdeki beyzbol sevgisini değil aynı zamanda yaşamdaki ufacık şeylere minnet duymayı öğrenmenize de yardımcı olacak. Kesinlikle izlenmesi gereken bir şaheser… Initial D: Final Stage Myanimelist Puanı 8.29, Sıralaması #226 | 2014 İlkbahar | Yapım: Avex Entertainment Initial D: Final Stage Takumi Fujiwara ve arkadaşlarının yarış dünyasında gelişmelerini ve sonunda hayatlarındaki en önemli, en zor yarışla yüzleşmelerini anlatır. Takumi henüz daha önce hiçbir yarış kaybetmemesine karşın, kendisiyle aynı aracı kullanan rakibiyle mücadelesinde bu rekor değişebilir. Initial D: Final Stage sizi koltuğunuzda hop oturup hop kaldıracak. Her bölüm heyecan dolu, öyle ki gözlerinizi ekrandan ayıramayacaksınız. Ookiku Furikabutte: Natsu no Taikai-hen (Big Windup! 2) Myanimelist Puanı 8.22, Sıralama #289 | 2010 İlkbahar | Yapım: Aniplex ve ortakları Karşınızda heyecan vermekten ziyade kalplerinizi ısıtacak bir seri olan bir beyzbol animesi. Ookiku Furikabutte: Natsu no Taikai-hen, Ren Mihashi ve takım arkadaşlarının hikâyesini anlatıyor. Birlikte, mücadele edip, efsanevi Hanshin Koushien Stadyumu’nda finalleri kazanmayı amaçlamaktadırlar. Karşılarında ise hedeflerine ulaşma yolunda ne kadar ileri gidebileceklerini ölçecek büyük okulların büyük takımları vardır. Air Gear Myanimelist Puanı 7.70, Sıralama #1051 | 2006 İlkbahar | Yapım: Marvelous Entertainment ve Kodansha Itsuki “Ikki” Minami tipik bir sokak dövüşçüsü ergendir. Bir gün, patenin fütüristik bir versiyonu olan Air Trek’i ve Uyuyan Orman adında bir Air Trek çetesinin rozetini bulur. Aniden, yaşamı değişmiş ve Air Trek Sokak yarışlarının heyecanlı ve fırtınalı dünyasının içerisine çekilmiştir. Kuroko No Basket İkinci Sezon Myanimelist Puanı 8.61, Sıralaması #61 | 2013 İlkbahar | Yapım: Nihon Ad Systems ve ortakları “Sen ışık olacaksın ve ben de senin gölgen olacağım.” Bu, Kuroko Tetsuya’nın Kagami Taiga’ya –ki her ikisi de Seirin basketbol takımı üyesidir- verdiği sözdür. Kagami’nin patlayıcı ve güce dayalı olan basketbol tarzına karşın, Kuroko varlığının zayıflığını ve pas yeteneğini Japonya’nın en iyisi olabilmek için birleştirecektir. Major S5 Myanimelist Puanı 8.59, Sıralaması #67 | 2009 Kış | Yapım: NHK Bir sporcu olarak başarılı olmak; azim, rekabetçilik, sabır ve yetenek gerektirir. Gorou Honda görünüşe göre bunların hepsine sahip. Bunlara sahip olmasına rağmen Gorou Honda sayısız kez yolunu kaybetti. Sakatlandı, isteğini kaybetti ve şüphe duydu. Şimdi Beyzbol Dünya Kupası’nda mücadele eden Honda, kazanmak için önünde duran tüm zorlukları aşabilecek mi? Free! Eternal Summer Myanimelist Puanı 7.96, Sıralaması #576 | 2014 Yaz | Yapım: Kyoto Animation ve ortakları Yeni okul yılı başlar başlamaz İwatobi Yüzme Klubü ile dalış yaomak… Klüp birçok müsabakada harika işler başarmıştır. Ancak, takım üyelerinden Haruka Nanase, Makoto Tachibana ve Rin Matsuoka gelecekleri için önemli bir karar vermenin eşiğindedirler. Tutkularını yitirmeden karar vermeyi başarabilecekler mi, ya da bu onlar için yolun sonu mu olacak? Free! Eternal Summer kesinlikle izlenmesi gereken bir spor animesi. Ping Pong: The Animation Myanimelist Puanı 8.67, Sıralaması #44 | 2014 İlkbahar | Yapım: Aniplex ve ortakları Bir animenin masa tenisini ana konu olarak ele alması nadir bir durum, ancak bu seri tam da bunu yapıyor. Özellikleri ve hikâye anlatım tarzı ile spor türü dışında bile bir hayli alışılmadık olan seri, çocukluk arkadaşı ve masa tenisine ortak bir ilgi duyan Makoto Tsukimoto ve Yutaka Hoshino’nun hikâyesini anlatmaktadır. Bu anime, gelişmenin, zorlukların, ideallerin öyküsüdür. Sakın kaçırmayın! Çeviri: kirisaki

Anime ve manga dünyasının devlerinden Naruto'yu bilmeyen yoktur. Peki ya Naruto hakkında bu 20 gerçeği biliyor musunuz? 1. Kakashi'nin de kendine ait bir sloganı vardı. Aynı Naruto'nun "-dattebayo"su gibi, Kakashi serinin ilk taslaklarında cümlesini sürekli "-gozaru" diyerek bitirirdi. 2. Naruto'nun görünüşü Son Goku'nun Super Saiyan modundan ilham alınarak tasarlanmıştır. 3. Chouji'nin babası, 1. Bölüm'de Naruto'yu öldürmek isteyen grubun bir üyesiydi. 4. Naruto'nun favori ramen dükkanı "Ichiraku" gerçek hayatta da var. Ichiraku, mangaka Masashi Kishimoto'nun mezun olduğu üniversiteye yakın Kyushu civarında bir ramen dükkanı. 5. Asuma'nın sigarası, animenin resmi Amerikan versiyonunda asla yanmıyor. Duman efekti özel olarak editlenip kaldırılmıştır. 6. Shikamaru'nun IQ'su 200'ün üstünde. Bu da demek oluyor ki kendisi Bill Gates'ten daha yüksek bir IQ'ya sahip. 7. Naruto'nun müzikal filminde (Naruto: the Musical - 2006) Sakura rolünü ikiz kardeşler oynadı. İkiz şarkıcıların ikisi de Haruno Sakura rolünü canlandırdı. 8. Naruto'nun "Jitensha" isimli kapanış şarkısında sadece Hinata'nın görünme senebi, anime ekibinin çoğunun tam bir Hinata fanı olması. Ayrıca şunu da söyleyelim ki, Kurenai'nin takımının mangada pek bir sahnesi yok ama ekip Hinata'yı çok sevdiğinden dolayı animede sahnelerini fazlalaştırmışlar. 10. Takım 7 (Naruto'nun takımı) Kakashi'den geçen ilk gruptur. 11. Kakuzu'nun teknikleri Mobile Suit Gundam animesinden ilham alınarak isimlendirilmiştir. Örneğin, Toprak Kini Korkusu (jiongu) tekniğinin ismi MSN-02 Zeong'tan alınmıştır. 12. Neji'nin alnındaki sembol animede ve mangada farklıdır. Svastika sembolu Nazilerle bağdaştırıldığı için anime ekibi sembolü değiştirdi. 13. Naruto'nun ele ayağa düşmüş tekniği "Kage Bunshin" aslında Jounin seviyesinde bir tekniktir fakat hiç bir Jounin, Nauto kadar kopya yaratamaz. 14. Konoha'nın en uzun shinobisi İbiki Morino'dur. Boyu 193.5 cm. 15. One Piece karakteri Sanji'nin ismi aslında Naruto olacaktı. Sanji karakteri, kaşları kıvrık diye başta Naruto olarak isimlendirilmişti. Ama Naruto da One Piece ile yaklaşık aynı zamanda yayımlanmaya başlandığı için One Piece'in yazarı kendi karakterinin ismini Sanji olarak değiştirdi. 16. Naruto'nun müzikleri, daha animeye başlamadan denizaşırı izleyicilere göre bestelendi. Animenin yapımcıları, anime ortaya çıkmadan önce serinin çoktan Japonya dışında yayımlanacağını planlamıştı. Bu sebeple Japon olmayan izleyicileri soyutlamamak adına taiko, shamisen ve shakuhachi gibi Japon çalgılarının çok fazla kullanılmamasına özen gösterdiler. 17. Efsanevi Sannin, eski bir Japon efsanesine göndermedir. Jiraiya, Tsunade ve Orochimaru üçlüsü Japon halk hikayesinden gelir. Efsanede, Jiraiya kaplumbağa büyüsü kullanan bir ninjadır ve yumruk büyüsü kullanan Tsunade'ye aşık olur. Baş düşmanı ise eski öğrencisi olan ve yılan büyüsü kullanan Orochimaru'dur. 18. Naruto yaratıldığında Sasuke diye bir karakter planlanmamıştı. Birisi, mangaka Kishimoto'ya Naruto'ya bir rakip yaratmasını önerdi ve Sasuke Uchiha yaratıldı. Böylece neredeyse 600 bölümün ekmeğini çıktı... 19. Itachi, "sansar" anlamına geliyor. Japon batıl inançlarında, sansar kötü şansın sembolüdür ve talihsizlik getirir. 20. Animenin yapımı neredeyse iptal ediliyordu. Yapım kuruluşlarından biri serideki fazla ölüm sahnesinden memnun değildi, bu yüzden sponsorlardan birinden paralarını geri vermelerini istedi. BONUS: 600'den fazla bölümü yayımlanan animenin azami 300 bölümü filler'dır. Yani bu demek oluyor ki hayatınızdan 6000 dakika (4 gün 4 saat) çalındı...

Bütün korku ve gerilim hikayelerinin izleyiciyi etkilemesi için köşelerden fırlayan cinler gibi ucuz numaralara ihtiyacı yoktur. Bazı animeler izleyicinin kalp atışını hızlandırmaktansa beynini çalıştırmak konusunda daha başarılıdır. Bazı başka animeler ise gerilim yerine dram konusunu seçer ve izleyicisini derin bir hikayeyle baş başa bırakır. Psikolojik anime dediğimiz tür ise tüm bunları harmanlar, izleyicinin bakış açısı ve inançlarını yıkıp zihinleriyle oyun oynar ve bitirdikten sonra uzunca bir süre düşündürür. Aşağıdaki anime listesi MAL'deki izleyici oylamalarına göre belirlenmiştir. Eğer sıkı bir psikolojik anime izlemek istiyorsanız, bu liste iyi bir kaynak olacaktır. Beyninizi Dumur Edecek En İyi 25 Psikolojik Anime 25. Elfen Lied İlk bakışta Elfen Lied, aşırı şiddet sahneleriyle dolu bir gerilim animesine benziyor ama aslında seri ilerledikçe şiddetten kaynaklanmayan bir "rahatsız olma" hissini veriyor. Anime, olay örgüsüyle beraber başkalarını nasıl gördüğümüzü ele alıyor. İnsanların hem iyi hem kötü olarak nasıl ilişki oluşturduğunu sorguluyor ve "Başkalarını anlama biçimimizi ne etkiler?" sorusuna yöneltiyor. Bu psikoloji animede gerçek dünyaya paralel pek çok gerçek barınıyor. 24. Shinsekai Yori Shinsekai Yori, muhtemel bir gelecek dünyasını anlatır. Hikaye günümüzden bin yıl sonra, medeniyetin gerilemiş ve insanların topluluklar halinde yaşadığı bir zaman diliminde geçer. Tipik bir "doğa üstü" animesi gibi duran bu anime, içinde yaşadığımız toplum ve bildiğimizi sandığımız şeylere felsefik bir bakış açısı getirir. 23. Texhnolyze Texhnolyze, içinde daha çok felsefik ögelere barındıran bir animedir. Seri, insanlık ve insan doğasının karanlık resmini biçimsel bir hikaye anlatımıyla çizer. Bu psikolojik anime, size dünyayı çok daha pesimistik bir açıdan gösterecek. 22. Ergo Proxy Psikolojik bir animeden çok felsefik bir anime olan Ergo Proxy, bilim kurgu lensinden dünyanın bir incelemesidir. Androidlerin bilinç kazanıp toplu ölümlere sebep olmaya başladığı post apokaliptik bir ütopyanın çökmesini anlatır. Serideki pek çok temaya ve felsefik noktaya ek olarak, anime eski "yaradılış ve yetiştirme" sorununu ve "bizi tam olarak biz yapan şey nedir?" sorusunu ele alır. 21. Serial Experiments Lain Psikolojik anime denildiğinde ilk akla gelen anime şüphesiz Serial Experiments Lain'dir. Bu "rahatsız edici" anime sizi bir zihin yolculuğuna çıkarır. Her bir sahne önceden hesaplanmış ve yoruma açıktır. Gerçek olan nedir ve internette var olan nedir? 20. Kuuchuu Buranko Sizi hasta eden ne olursa olsun, Doktor Ichiro Irabu'nun her zaman sizin için tedavisi vardır. Tıpkı iki alter egosunun ve harika hemşiresinin olduğu gibi. Gündelik sorunlarınız toplumla bağdaştığı için mi normaldir yoksa zihinsel hasta mısınızdır? Kuuchu Buranko, kesik hikaye anlatma tekniğini kullanarak bir grup bireyin çabalayışını anlatır. Seri ilerledikçe derinleşir ve deliliğin ortasında taşlar yerine oturmaya başlar. Bu psikolojik anime akıl huzurunuzu bulmanıza ya da en azından mücadelelerinizde yalnız olmadığınızı hissetmenize yardımcı olabilir. 19. Paprika Paprika, ince işlerin adamı Satoshi Kon'un eserlerinden biri. Paprika zihninize girerek (gerçekten giriyor) bizi, biz yapan şeyi araştırır. Paprika'daki rüya-gerçeklik temasının Christopher Nolan'ın Inception filminde kullanıldığını da söylemekte yarar var. 18. Perfect Blue Perfect Blue, Satoshi Kon'un imzası haline gelen psikolojik gerilim filmi. Film, insan zihnini ve bizi neyin işlediğini anlatıyor. 17. Shoujo Kakumei Utena Bu zekice yazılmış anime, dönemi için (yapım yılı 1997) devrim gibiydi ve hala tüm zamanların en iyi psikolojik animelerinden biridir. Seri cinsellik, kimlik, idealizm, yetişkinlik ve fazlası gibi ağır temaları işliyor. Utena, realist filozoflardan aldığı ilhamla tipik peri masalını alaşağı eder. 16. Mirai Nikki 12 kişi, hayatta kalmak için birbirleriyle yarışır. Son hayatta kalan kazanan kişidir. Bu kabusvarisavaşta, her karakterin kendilerine özel güç verdiği "gelecek günlüğü" vardır. Bu güç, kendi kişiliklerinden gelir. Kendi güçlü ve zayıf yanlarını hayatta kalmak için kullanan oyuncuları izlemek, gerilimin bir parçasıdır. 15. Zankyou no Terror Bu psikolojik gerilimde, Japonya bir seri bombalanma sırasında yüksek alarmlı bir devlete dönüşür. Bu sırada, iki genç "dünyayı uyandırmaya" kararlıdır. 14. Gyakkyou Burai Kaiji: Ultimate Survivor İnsanoğlu olarak hepimizin hayatta kalma iç güdüsü vardır. Kaiji: Ultimate Survivor kumar dünyasının tekin olmayan kısmını anlatır. Seri boyunca bu anime, hayatta kalma güdüleri ortaya çıktığında ve kaybedecek hiçbir şey olmadığında insanların neler yapabileceğini gösterir. 13. Ghost in the Shell Anime dünyasının klasiklerinden biri olan Ghost in the Shell, bugünün teknolojik olarak gelişmiş dünyasına yakın 2019 senesinde geçer. Makinelerin ve teknolojinin artık sıradan olduğu bir çağı anlatan bu psikolojik anime bizi biz yapan şeyin ne olduğunu ele alır. Ruh nerede biter ve beden nerede başlar? Hangi noktada insandan öte daha çok makineleşiriz? 12. Death Parade Ölümden sonraki hayata hoş geldiniz. Bir sandalye kapın ve bir oyun oynayalım. Death Parade, bir kişinin ya hayatta ikinci şansı alacağını ya da cennete tek yön bileti alacağını belirleyen bir oyunu anlatır. Oyun ister bowling ister hokey olsun, sonuç asla değişmez: Her oyuncunun gerçek kişiliği oyun esnasında ortaya çıkar. Bu harika psikolojik anime, insan doğasının gerçek yüzüne ışık tutuyor. 11. NKH ni Youkoso Şş! Ses çıkarmayın. Buzdolabınız tarafından izleniyorsunuz ve televizyonunuz söylediğiniz her kelimeyi dinliyor. Kendisine göre hayatta tam bir kaybeden olan Tatsuhiro Satou'nun dünyasına hoş geldiniz. NHK ni Youkoso komplo teorilerinin, hentai oyun gelişimi ve her şeyi sorgulayan psikolojik mekanizmaları anlatır. Toplumdaki konumunuz nedir? Ve o konumu bırakıp akışın tersine doğru yüzerseniz ne olur? 10. Neon Genesis Evangelion Evangelion, en iyi psikolojik animeler listesinde her zaman kendine yer bulan popüler bir seri. Animede aksiyon, dünyayı kurtarma tatavası, makineler olabilir ama seri daha çok karakter gelişimi ve kusurlar hakkındadır. İster beğenilsin ister nefret edilsin, Evangelion psikolojiye pek çok göndermede bulunur ve konuları kendi zamanına göre eşsiz bir şekilde ele alır. 9. Higurashi no Naku Koro ni İzlemeye devam ettikçe tavşan deliğinin seni daha çok derine çektiği anime. Higurashi no Naku Koro ni, olay örgüsü ilerledikçe izleyicinin izlemeye devam etmesi için merakını kamçılamak adına her şeyi "askıda" bırakır. Bu seri, yalnızca zihin oyunu ya da eşsiz hikaye anlatımıyla başarılı değildir. Aynı zamanda, izleyiciye sırf ne olduğunu öğrenmek için daha çok şiddet isteme duygusunu verebilmesiyle başarılıdır. 8. Psycho-Pass Psikolojik akıl sağlıklarına göre kişişerin suç işleyeceğini söyleyebilseydin ne olurdu? Bu bilgiyle ne yapardın? Psycho-Pass'in karanlık dünyasında, herkes potansiyel birer suçludur. Peki ya sistem hata yaptıysa? Bu psikolojik anime, iyi ve kötüyü sorguluyor ve izleyicilerinin "adalet" anlayışlarını değiştirmeye zorluyor. 7. Mahou Shoujo Madoka★Magica Eğer şirin bir kız animesinin listede ne işi olduğunu düşünüyorsanız, animeyi izlemediğiniz açıkça belli oluyor. Madoka arkadaşlık, hayaller ve birisinin hayatını kurtarmak için ödemeye razı olduğun bedeli rahatsız edici ve psikolojik bir şekilde anlatıyor. 6. Kiseijuu: Sei no Kakuritsu Parazitli uzaylılar, zayıf iradeli insanların beyinlerinden beslenmek için uzaydan gelir. Ancak, Shinichi Izumi bir uzaylı zombiye dönüşmekten son anda paraziti beyninden uzak tutup eline hapsederek kurtulur. Şimdi o ve parazit hayatta kalmak için birlike çalışmalıdır. Bu sert korku serisi, tipik bir gerilim animesi gibi duruyor ama insan doğasına odaklanması, seriyi en iyi psikolojik animelerden biri yapıyor. 5. Yojouhan Shinwa Taikei (The Tatami Galaxy) Bu garip ve sürreal anime, saf tuhaf atmosferinden ötürü en iyi psikolojik animelerde biridir. Yumurta kafalı adamlar, düşmanlardan daha beter dostlar ve zaman kayması, Tatami Galaxy'de karşılaşacağınız şeylerden sadece birkaçıdır. Bütün garipliğinin altında, sembolizm ve hayat derslerini anlatır. 4. Death Note Ellerini hiç kana bulaştırmadan bir hayatı yeryüzünden silme gücün olsaydı ne olurdu? Death Note, küçük kara bir defterle bu senaryoyu gerçekleştiriyor. İçine bir isim yazdığın zaman o kişiyi lanetliyorsun. Bu psikolojik anime, zeki bir entellektüelin bu tür bir güce sahip kişiyle tanıştığında olanları anlatıyor. 3. Zetsuen no Tempest Çoğu fantastik anime, daha baştan kimin kötü polisi oynayacağını belli eder. Zetsuen no Tempest, her iki tarafın kendisinin haklı olduğuna inandığı bir savaş başlatarak izleyicinin tüm beklentilerini birbirine karıştırır. Shakespeare'in "Fırtına" adlı oyunundan büyük ilham alınarak çizilen Zetsuen no Tempest, insan psikolojisini ve güdülerini inceler. Anime aksiyon doludur ama en iyi gelişim, ince ve kompleks tasarlanmış karakterlerden geliyor. 2. Monster Birisinin hayatını, bir başkasını kaybederek kurtarma gücün olsaydı ne yapardın? Doktor Kenzou Tenma, bu kararla yüzleşir ve yaşlı bir adamın ölmesine izin verirken genç bir oğlanın hayatını kurtarmayı seçer. Bu, doktorun yaşayan kabusunun sadece başlangıcıdır. Monster biraz korku, biraz gizem ve tam teşeküllü bir psikolojik animedir. 1. Boku dake ga Inai Machi Boku dake ga Inai Machi çıkalı henüz bir sene bile olmamasına rağmen en fazla oya sahip animelerden biri oldu. Gizem ve kuşku ögeleriyle beraber zaman kavramıyla oynayan derin bir hikayeyi anlatıyor. Her ne kadar yüksek oya sahip olsa da animenin sevenleri ve sevmeyenleri ikiye ayrılmış durumda. Derin hikayesi ve karakter gelişimi olan bu animeyi izledikten sonra listedeki yerini hak edip etmediğine siz karar verin. Konu Sahibi: Pino

Origami Nedir? Origami, (折り紙 origami) Japonca "ori" (katlamak) ve "gami" (kâğıt) sözcüklerinin birleşiminden meydana gelmiş olup kâğıt katlama sanatına verilen addır. İsmi Japonca olsa da Çin kaynaklı bir sanat olduğunu iddaa eden kaynaklar da vardır. Genellikle kare kâğıt parçalarını kesmeden ve yapıştırıcı kullanmadan, sadece katlayarak, çeşitli canlı ve cansız figürler oluşturarak yapılmakla birlikte, dikdörtgen kâğıtlardan, hatta kâğıt paralardan yapılan modeller de oldukça fazladır. Kesme işleminin de kullanıldığı türe Krigami denir. Origami Çeşitleri Origami klasik origami ve parçalı origami olmak üzere iki çeşittir. Klasik origami genellikle tek parça kâğıttan yapılır. Çok fazla olmasa da iki veya üç parçanın kullanıldığı klasik origamiyle çeşitli hayvan veya eşya figürleri yapılır. Modüler origami olarak da adlandırılan parçalı origami birbirinin benzeri parçaların birleştirilmesiyle oluşturulur ve hayvan veya eşya gibi somut figürlerden çok, üç boyutlu geometrik figürlerin yapılmasında kullanılır. Parça sayısında bir sınır olmayan parçalı origami tak-çıkar oyuncaklarına benzer ve aynı parçalar kullanılarak birçok değişik figür üretilebilir. Origamide genel olarak kare şeklinde kâğıt kullanılsa da kâğıdın şeklinde bir sınırlama yoktur. Günümüzde origaminin birçok değişik türleri ortaya çıkmıştır. Mimari origami, pop-up origami, krigami (kâğıt kesme sanatı) bunlara örnek verilebilir. Modern origami olarak da adlandırılan bu tür origami türlerinde yapıştırma ve kesme serbest bırakılmıştır. Origamiyi kirigamiden ayıran özelliği; kirigaminin simetrik, origaminin ise şekil yapma biçimlendirme sanatı olmasıdır. Origami dünyaca ünlü bir sanattır. Origaminin birçok kullanım alanı vardır. Kültür Turna kuşu, Japon kültüründe önemli bir yere sahiptir. Aynı önem origami turna için de geçerlidir. 1.000 adet turna kuşu yapanın uzun ve iyi bir yaşam süreceğine inanılır. Turna kuşunun günümüzde popüler olmasının nedeni Sadako Sasaki isimli 11 yaşındaki bir kız çocuğudur. 2. Dünya Savaşı sırasında Hiroşima'ya atılan nükleer bomba nedeniyle Lösemi hastası olan bu küçük kız, iyileşme umuduyla turna kuşu yapmaya başlar. Ama 664. turnasını bitirdikten sonra hayata veda eder. Onun anısına bombanın atılışın her yıl dönümü 6 Ağustos'ta Japonya ve dünyadan çocuklar evrensel barış adına turna kuşu yapıp, Sadako'nun Hiroşima'daki anıtına gönderirler. Kaynak:wikipedia